Amasya & Tokat & Çorum & Yozgat Turu

Saat 18.00 ’da ÜÇKUYULAR (İnönü Caddesi metro çıkışı otobüs durakları), Saat: 18.30 ’de ÜÇYOL (Otobüs Ofisleri Önü), 18.45 ’de LOZAN MEYDANI (Fuar Kapısı Önü), 19.00 ’da BAYRAKLI (Bayraklı Üst Geçit Duraklar Önü), 19.15 ’de KARŞIYAKA ANIT (Karşıyaka Anıt Karşısı), 19.20 ’da KARŞIYAKA YUNUSLAR (Yunuslar Karşısı Mavi Kule Önü), 19.30 ’de MAVİŞEHİR (Mavibahçe Avm Önü), 20.00 ‘da BORNOVA (Ege Üniversitesi Eğitim Kampüsü Önü) yolcularımızı aldıktan sonra yola çıkıyoruz. Uşak, Afyon, Ankara yolunu izleyerek gerekli molaların ardından ÇORUM ’a ulaşıyoruz.

Sabah kahvaltımızı (ekstra) leblebisiyle ünlü kentimiz ÇORUM ’un SUNGURLU ilçesindeki tesislerde alıyor ve turumuza başlıyoruz. İlk durağımız Hititlere 450 yıl başkentlik yapmış HATTUŞA ANTİK KENTİ oluyor. “UNESCO Dünya Mirası” ve “Dünya Belleği” Listelerindeki antik kentimizde Hatti ve Hititlerin heyecan dolu yaşamlarına ve dünyalarına doğru yolculuğa çıkıyoruz. 6 km lik surları, 71 mt uzunluğundaki yeraltı geçidi, sarayları, anıtsal kapılarıyla büyülendiğimiz şehirden ayrılarak YAZILIKAYA AÇIK HAVA TAPINAĞI ’na gidiyoruz. Bir zamanlar İmparatorluğun ulusal tapınağı olarak Hititlere ev sahipliği yaparken, kutlamaların ve törenlerin yapıldığı günlerdeki haliyle hayal ederken onların dünyasının derinliklerine iniyoruz. Leblebisiyle ünlü kentimiz ÇORUM ’un sonraki ev sahiplerini yakından tanımak için şehrin kalbine doğru yolculuk yapıyoruz. Yedi-Sekiz Hasan Paşa tarafından 1894 yılında yaptırılan, şehrin sembolü haline gelen SAAT KULESİ ’ne ulaşıyor ve aracımızdan inerek hatıra fotoğrafı çektiriyoruz. Ardından şehri keşfetmek için yürüyüşümüze başlıyoruz. Yozgat Beylerinden Veli Paşa tarafından yapılan, mimarisi ve süslemeleriyle bizleri büyüleyecek VELİ PAŞA HAN ’ında kahvelerimizi yudumluyoruz. Sonrasında Selçuklu Sultanı III. Alaaddin Keykubat zamanında azatlı kölesi Hayrettin tarafından yaptırılan ancak III. Murat zamanında cami “Sultan Muradi Salis Cami “olarak anılmaya başlanan ULU CAMİ (MURADİ RABİ) ‘ni ziyarete gidiyoruz. Çorum’un geleneksel ev mimarisini yansıtan özgün mimarisiyle anılarımıza renk katacak KATİPLER KONAĞI ve HANOĞLU KONAĞI ’nı gördükten sonra tekrar aracımıza geçiyor ve ÇORUM MÜZESİ ’ne gidiyoruz. Alacahöyük, Boğazköy başta olmak üzere; Hellenistik, Roma, Bizans, Frig dönemlerine ait arkeolojik eserlerden etnografik eserlere kadar pek çok eserin sergilendiği bu olağanüstü müzeyi ziyaretimizin ardından AMASYA için yola çıkıyoruz. Yeşilırmak’ın iki yanına kurulmuş, Millî Mücadele yıllarında önemli olaylara ev sahipliği yapmış ŞEHZADELER ŞEHRİ AMASYA ’daki ilk durağımız FERHAT İLE ŞİRİN SU KANALLARI oluyor. Hüzünlü biten bir aşk hikâyesinin efsanesine doğru birlikte yolculuk yapıyor, Ferhat’ın Şirin’i için azimle deldiği dağın eteğindeki SU KANALLARI ’nı görüyoruz. Ardından otelimize yerleşerek akşam yemeğimizi alıyoruz. Yemek sonrası dileyen misafirlerimiz otelimizin konumu sebebiyle Işıklı Amasya akşamlarında yürüyüşe çıkabilirler.

Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra AMASYA ARKEOLOJİ MÜZESİ ’ne gidiyor, dünyaca ünlü mumyaları görüyoruz. Ardından bizlere harika anlar yaşatacak ŞEHR-i AMASYA (MİNYATÜR MÜZESİ) ’ne gidiyoruz.  1485-1486 yılları arasında II. Bâyezid’in talimatıyla Amasya Sancak Beyi Şehzade Ahmed tarafından yapılan, muhteşem II. BEYAZIT KÜLLİYESİ ‘ni ziyaret ediyoruz. Ardından kente can veren Yeşilırmak boyunca ŞEHZADELER YOLU ’ndan yürüyüşümüze başlıyoruz. ALÇAK KÖPRÜ ’yü, HELKIS KÖPRÜSÜ ’nü, KRAL MEZARLARI ’nı, HARŞENA KALESİ ’ni, KIZLAR SARAYI ve YALIBOYU EVLERİ ’ni görerek, SAAT KULESİ ’ne ulaşıyoruz. BİMARHANE ’yi (Tıp Müzesi) ve SARAYDÜZÜ KIŞLA BİNASI ’nı görerek aracımıza geçiyor ve Amasya’ya ediyoruz. Sonrasında KAZOVA ’nın güzel görüntülerinin eşliğinde, Pazar İlçesindeki BALLICA MAĞARASI ’na ulaşıyoruz. Bir doğa harikası olarak kabul edilen mağarada, geçirdiğimiz keyifli dakikaların ardından TOKAT için yola çıkıyoruz.  LATİFOĞLU KONAĞI ’nın güzelliği ile büyülendiğimiz ilk ziyaretimizin ardından Selçuklu Mimarisi ‘nin güzel eserlerinden GÖK MEDRESE ‘yİ görerek, komşusu TAŞHAN ’da serbest zaman kullanıyoruz. Dileyen yolcularımız yöreye özgü yazma, bakır ve yöresel el sanatları alışverişi yapabilir, dileyen yolcularımız da hanın otantik havasının eşliğinde çaylarını yudumlayabilirler. Ardından 900 adımda 900 yıllık tarih yürüyüşümüze başlıyor ve fotoğraflarımızı çekerek, keyifle eserleri inceliyoruz. Tepenin üzerindeki bir kartal yuvası gibi duran, Roma döneminde yol güvenliği için kurulmuş TOKAT KALESİ ’ni ve KAYA MEZARLARI ’nı uzaklardan selamlarken, HALIT SOKAĞI ‘ndaki TOKAT EVLER ’ini görüntülüyor, ULU CAMİ ’yi ziyaret ediyor, YAĞIBASAN MEDRESESİ ’ni, DEVECİLER HANI ’nı, YAZMACILAR HANI ’nı görüyoruz. Açık Hava Müzesi haline gelen TARİHİ SULU SOKAK taki İpek Yolu’nun DEVE KERVANI ’yla çekileceğimiz günün son fotoğrafı ile günü sonlandırıyor ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama TOKAT ‘daki otelimizde.

Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra Türkmenlerin ilk geldiklerinde “Otlak Kenti” anlamında kullandıkları “Yoz Kant” olan YOZGAT ’a gidiyoruz. Unutmadığımız ama ihmal ettiğimiz bakir kentimizin güzelliklerini birlikte keşfe çıkıyoruz. Yozgat 'ın meydanında, 1908 yılında dönemin Belediye Başkanı Tevfikizade Ahmet Bey tarafından, 7 kat ve bir ahşap kubbe çatıdan oluşan sembol yapısı SAAT KULESİ ile başlıyoruz şehir turumuza. Ardından günümüzde müze olarak hizmet veren NİZAMOĞLU KONAĞI ’nı görüyoruz. Ardından 1883 yılında yapıldığı bilinen KARSLIOĞLU KONAĞI ‘na gidiyoruz. Atatürk’ün Yozgat’a ilk gelişinde (3 Şubat 1934) burada kaldığı ve daha sonra da uzun bir süre Vali Konağı olarak kullanılan yapıdan sonraki ziyaretimiz BAŞÇAVUŞ CAMİ oluyor. 1800 – 1801 yılında Çapanoğlu Süleyman Bey’ in Başçavuşu Halil Ağa tarafından yapılan camii, mektep (yıkılmış), çifte hamam ve çeşmeden oluşan külliyenin kalem işi süslemeler ile hayran kalıyoruz. Osmanlı Dönemi sivil mimari eserlerinin bir başka güzel örneği HAYRİ İNAL KONAĞI ise son ziyaret noktamız oluyor. Sonrasında turumuzun son noktası olan, Bozok sancağı valisi Çapanoğlu Mustafa Bey tarafından 1779 yılında yaptırılan, ÇAPANOĞLU CAMİİ ve SAATLİ ÇEŞME ’yi ziyaret ediyoruz. Halk arasında Büyük Cami veya Ulucami diye anılan yapı, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde Avrupa etkisinde ortaya çıkan Türk mimari tarzının Anadolu’daki en önemli örneklerinden birisi olan yapıyı ziyaretimizin ardından İZMİR ‘e doğru yola çıkıyoruz.